Hayata karşı yüksek bir tutkusu olan bir kadınım. Yolculuğumda sizi ağırlamaktan mutluluk duyuyorum. Lütfen daha fazla bilgi edinmek için bloguma ve sosyal medyalarıma göz atın ve abone olun.
Misyonum, yaratımlarım aracılığıyla bilgeliğimi dünyayla paylaşan lider bir kadın olmaktır. 19 yıllık deneyimimle, hem iş hem de sosyal sorumluluk alanında çok sayıda projeyi başarıyla üstlendim.
2020 yılında, Maria Levi ve Beliz Güçbilmez'in iki yıl boyunca yazarlık atölyelerine katıldıktan sonra, ilk çocuk kitabım olan 'Şırıl Kahvaltı'yı yayınladım. Aynı yıl, Çölyak Yaşam Derneği ile iş birliği içinde çölyak farkındalığı üzerine bir kısa filmin görüntü yönetmenliğini ve editörlüğünü yaptım.
JCI İstanbul Sürdürülebilirlik Grubu'nda yöneticilik sorumluluğu üstlenerek hayatımın en iyi uygulamalarını sunmaya devam ettim. Şu anda TOKTUT Derneği'nde Başkan Yardımcısı olarak görev yapmaktayım.
Detaylı bilgi için : Tıklayınız.
Çok kısa kendiniz ve markanız hakkında bilgi
Merhaba ben 1983 yılında İstanbul’un Sarıyer ilçesinde dünyaya geldim. Çocukluğumda denizin özgürlük kokusu ve doğanın verdiği hayat enerjisi vizyonumu yaratmamda ilham kaynağımdı. Hayatımdaki misyonum bilgeliğimi ve yaşam enerjimi yaratımlarımla paylaşan kadın vizyoner bir lider olarak kendimi gerçekleştirmek. En başlıca değerlerim Liderlik, Cesaret, Dayanışma, Bilgelik , Sağlık ve Aile’dir. Buna uygun vizyonda kişiler ve iş birlikleri ile ilerlediğimde hayatım büyük bir dönüşüme uğradı ve yaşam kalitem arttı.
Bir gıda mühendisi olarak, sağlıklı yaşam ve beslenme konularına olan ilgim ve farkındalığım her zaman yüksekti. Ancak, markamın doğuşu, küresel bir kriz olan COVID-19 pandemisiyle derinden etkilendi. Pandeminin yarattığı belirsizlik ve kısıtlamalar döneminde, birçok insan gibi ben de sağlığın ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha anladım. Bu dönemde, hem kendi sağlığımı korumak hem de bu zorlu süreçte başkalarına destek olabilmek amacıyla, sağlıklı yaşam rutinlerime daha fazla odaklandım.
Bu süreçte, Kenya'dan Etiyopya'ya uzanan bir dizi iş seyahati gerçekleştirdim. Bu seyahatler, sadece iş odaklı değildi; aynı zamanda farklı kültürlerin wellbeing yaklaşımlarını ve doğal kaynaklarını yakından gözlemleme fırsatı sundu. Bu deneyimler, özellikle bağışıklık sistemini destekleyen ve zihinsel sağlığı güçlendiren doğal ürünler konusunda derin bir bilgi birikimi edinmemi sağladı. Kendi kullandığım ve faydasını gördüğüm bu ürünler, pandemi döneminde hissettiğim korkuyu, bilgiye, deneyime ve en önemlisi başkalarına faydalı olma arzusuna dönüştürmemde kritik bir rol oynadı.
Bu dönemde edindiğim farkındalık ve deneyimleri daha bilimsel bir temele oturtmak amacıyla Beslenme ve Diyetetik alanında yüksek lisans yapmaya karar verdim. Bu eğitim, özellikle bağırsak-beyin aksı ve beslenmenin bu eksen üzerindeki derin etkileri konusunda uzmanlaşmamı sağladı. Modern bilimsel verilerle geleneksel bilgeliği birleştirerek, insan sağlığına bütüncül bir bakış açısı geliştirdim.
Tam da bu aşamada Anadolu’nun bereketli topraklarından ve Kybele Tanrıçası’ndan aldığım ilham ile , 2022 yılında kendi şirketimi kurdum, edindiğim bilgi, deneyim ve tutkuyu daha geniş kitlelere ulaştırma kararı aldım. Amacım, sadece ürün satmak değil, aynı zamanda insanlara sağlıklı yaşam konusunda rehberlik etmek, bilinçlendirmek ve wellbeing'lerini desteklemektir. Bu yolculuk, kişisel bir dönüşümün ve topluma faydalı olma arzusunun bir sonucu olarak başladı ve her geçen gün daha da anlam kazanıyor.
Kybele Wellbeing Academy'nin temelinde yatan wellbeing anlayışı, bireyin kendi yaşamının tam anlamıyla lideri olmasıdır. Günümüzde, bireylerin birbirlerinden beklentilerle ilişkilerini zayıflattığı, dışsal faktörlere bağımlılığın arttığı bir dönemde yaşıyoruz. Oysa gerçek wellbeing, içsel bir güçten, öz farkındalıktan ve kendi potansiyelini gerçekleştirme arzusundan doğar. Bizim için wellbeing, bireyin kendi hayatının sorumluluğunu cesaretle üstlenmesi, içsel dengeyi bulması ve her gün en iyi versiyonuna doğru adım atmasıdır.
Bu anlayış, kadim bilgeliğin ve modern bilimin sentezinden doğmuştur. Kybele adını, doğanın ana tanrıçası, bereketin, şifanın ve doğurganlığın sembolü olan Kibele'den almaktadır. Bu isim, markamızın temel felsefesini yansıtır: doğanın ritmine uyum sağlamak, içsel kaynaklarımızı keşfetmek ve bütünsel bir iyilik hali yaratmak.
Wellbeing'i sadece fiziksel sağlıkla sınırlı görmüyoruz. Zihinsel, duygusal, sosyal ve spiritüel boyutları da kapsayan bütüncül bir yaklaşımla ele alıyoruz. Bu nedenle, Kybele Wellbeing Academy olarak sunduğumuz tüm hizmetler ve ürünler, bireyin bu dört boyutta da dengeli ve uyumlu bir yaşam sürmesine katkıda bulunmayı hedefler.
Bizim için wellbeing, bir varış noktası değil, sürekli bir yolculuktur. Her bireyin bu yolculuğu kendine özgüdür ve biz, Kybele Wellbeing Academy olarak, bu yolculukta bireylere rehberlik etmeyi, onları desteklemeyi ve potansiyellerini ortaya çıkarmalarına yardımcı olmayı misyon edindik. Amacımız, bireylerin kendi içlerindeki gücü keşfetmelerini, öz şefkatle kendilerine yönelmelerini ve böylece hem kendi hayatlarına hem de çevrelerine pozitif bir etki yaratmalarını sağlamaktır. Çünkü biliyoruz ki, kendi hayatının lideri olan bireyler, daha sağlıklı, daha mutlu ve daha anlamlı bir yaşam sürerler ve bu da toplumsal wellbeing'in temelini oluşturur.
Kybele Wellbeing Academy olarak, misyonumuz olan bireylerin ve dolayısıyla dünyanın iyilik haline hizmet etme yolculuğumuzda, bizi yönlendiren ve pusulamız olan temel değerlerimiz var. Bu değerler, sadece sözde kalmıyor, her adımımızda, her kararımızda ve her etkileşimimizde kendini gösteriyor.
Öncelikle, Adımızı aldığımız Ana Tanrıça Kibele'nin bilgeliği, doğayla uyum, bereket ve şifa enerjisi, tüm çalışmalarımızın temelini oluşturuyor. Bu miras, bize doğanın ritmine saygı duymayı, içsel kaynaklarımıza yönelmeyi ve bütüncül iyilik halini desteklemeyi öğretiyor.
Sadece bir marka olmakla kalmayıp, wellbeing alanında bir lider bir marka olmayı hedefliyoruz. Bu liderlik anlayışı, cesaretle yeni yollar açmayı, ilham vermeyi, dönüştürücü bir etki yaratmayı ve başkalarına da liderlik etmeleri için ilham vermeyi içeriyor.
Bireylerin kendi içsel yolculuklarında kendilerine karşı nazik ve anlayışlı olmalarını destekliyoruz. Hata yapmanın insan olmanın bir parçası olduğunu kabul ediyor ve öz şefkatin iyileşmenin ve büyümenin temel taşı olduğuna inanıyoruz.
Tüm ilişkilerimizde dürüstlük, şeffaflık ve etik değerlere bağlılık ön planda. Kendi özümüzle ve değerlerimizle uyumlu bir şekilde hareket ediyor ve otantik bir deneyim sunmayı hedefliyoruz.
Wellbeing alanı sürekli değişiyor ve gelişiyor. Bu nedenle, sürekli öğrenmeye, kendimizi geliştirmeye ve yenilikçi yaklaşımlar benimsemeye önem veriyoruz. Bilimsel araştırmaları ve kadim bilgeliği birleştirerek, en etkili ve güncel çözümleri sunmayı hedefliyoruz.
İnsanların birbirleriyle bağlantı kurmasının, desteklemesinin ve birlikte büyümesinin önemine inanıyoruz. Kybele Wellbeing Network etkinlikleri ile kapsayıcı, destekleyici ve ilham verici bir topluluk oluşturmayı hedefliyoruz. Bu topluluk, bireylerin kendilerini ait hissettikleri, desteklendikleri ve potansiyellerini ortaya çıkardıkları bir alan yaratıyor.
Misyonumuz, bu değerler ışığında, bireylerin ve dolayısıyla dünyanın iyilik haline katkıda bulunmak ve wellbeing alanında öncü ve lider projelerle ilham kaynağı olmaktır. Bu sadece bir hedef değil, aynı zamanda kalbimizden gelen bir çağrı ve adanmışlığımızdır.
Günümüz dünyasında, doğal afetler, ekonomik dalgalanmalar ve küresel krizler gibi beklenmedik olaylar, bireylerin ve kurumların üzerinde önemli bir baskı yaratıyor. Bu durum, kaygı, stres, iş-yaşam dengesizliği ve genel bir wellbeing düşüşü gibi sorunlara yol açabiliyor. Kybele Wellbeing Academy olarak, bu zorlu koşulların yarattığı ihtiyaçlara bütüncül ve etkili çözümler sunuyoruz.
Hizmetlerimiz, bireylerin ve kurumların aşağıdaki temel ihtiyaçlarına odaklanıyor:
Stres Yönetimi ve Duygusal Dayanıklılık: Yaşadığımız çağın getirdiği yoğun stres ve kaygı ile başa çıkabilmek, duygusal dayanıklılığı artırmak ve zihinsel wellbeing'i desteklemek en önemli önceliklerimizden. Sunduğumuz nefes teknikleri eğitimleri, meditasyon pratikleri ve farkındalık çalışmaları, bireylerin stresle daha etkili bir şekilde başa çıkmalarına, duygularını düzenlemelerine ve içsel dengeyi bulmalarına yardımcı oluyor.
İş-Yaşam Dengesi ve Performans Optimizasyonu: Modern iş yaşamının talepleri, bireylerin iş ve özel yaşamları arasında sağlıklı bir denge kurmalarını zorlaştırabiliyor. Wellbeing eğitimlerimiz ve koçluk hizmetlerimiz, bireylerin bu dengeyi yeniden sağlamalarına, enerjilerini doğru yönetmelerine, üretkenliklerini artırmalarına ve potansiyellerini tam olarak ortaya çıkarmalarına destek oluyor.
Bütüncül Wellbeing ve Yaşam Kalitesi: Wellbeing'i sadece stres yönetimiyle sınırlı görmüyoruz. Fiziksel, zihinsel, duygusal, sosyal, finansal ve çevresel boyutları da kapsayan bütüncül bir yaklaşımla ele alıyoruz. Koçluk hizmetlerimiz, bireylerin bu farklı alanlardaki wellbeing seviyelerini artırmalarına, daha anlamlı ve tatmin edici bir yaşam sürmelerine rehberlik ediyor.
Kurumsal Wellbeing ve Çalışan Performansı: Kurumlar için sunduğumuz wellbeing programları, çalışanların stres seviyelerini azaltmaya, motivasyonlarını artırmaya, işbirliğini güçlendirmeye, devamsızlığı azaltmaya ve genel olarak daha sağlıklı ve üretken bir iş ortamı yaratmaya odaklanıyor. Bu programlar, kurumların performansını ve rekabet gücünü artırmalarına katkıda bulunuyor.
Kişiselleştirilmiş Çözümler: Her bireyin ve kurumun ihtiyaçları farklıdır. Bu nedenle, standart çözümler yerine, kişiye ve kuruma özel tasarlanmış programlar sunuyoruz. Koçluk hizmetlerimiz ve wellbeing eğitimlerimiz, bireylerin ve kurumların özel ihtiyaçlarına ve hedeflerine göre uyarlanabiliyor.
Kybele Wellbeing Academy olarak, sunduğumuz yenilikçi ve bilimsel temelli yaklaşımlarla, bireylerin ve kurumların daha sağlıklı, mutlu, dengeli ve anlamlı bir yaşam sürmelerine katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Amacımız, sadece sorunları çözmek değil, aynı zamanda bireylerin ve kurumların potansiyellerini ortaya çıkarmalarına ve gelişerek büyümelerine destek olmaktır.
İnsanların bütüncül sağlığını desteklemek, Kybele Wellbeing Academy olarak en temel misyonumuz. Bu doğrultuda, bilimsel araştırmalara, kadim bilgeliğe ve teknolojik yeniliklere dayanan, birbirini tamamlayan iki önemli proje üzerinde yoğunlaşıyoruz:
1. Kybele Terra ile Zeytin Polifenollerinin Gücünü Keşfetmek:
Zeytin polifenolleri, doğanın bize sunduğu en değerli fitokimyasallardan biri. Güçlü antioksidan ve anti-inflamatuar özellikleri sayesinde, başta bağırsak ve beyin sağlığı olmak üzere, genel sağlığımız üzerinde önemli etkilere sahip. Kybele Terra markamızla B2B pazarına sunduğumuz yüksek kaliteli zeytin polifenolleri, gıda ve takviye üreticileri için yenilikçi formülasyonlar geliştirmelerine olanak tanıyor.
Bu değerli bileşeni içeren fonksiyonel gıda ve takviye ürünleri üzerinde titizlikle çalışıyoruz. Hedefimiz, bağırsak-beyin aksı arasındaki güçlü ilişkiyi destekleyen, sinir sistemini koruyan ve bilişsel fonksiyonları iyileştiren ürünler geliştirmek. Bu ürünler, sadece semptomları hafifletmek yerine, sağlığın kök nedenlerine odaklanarak bütüncül bir iyilik hali sunmayı amaçlıyor. Bu yaklaşım, modern bilim ve geleneksel bilgeliğin bir sentezi olarak, Kybele Wellbeing Academy'nin temel felsefesini yansıtıyor.
2. Yapay Zeka Destekli Wellbeing Mobil Uygulaması:
Günümüzün hızlı ve karmaşık dünyasında, kişiselleştirilmiş çözümler her zamankinden daha önemli. Bu nedenle, yapay zeka destekli bir wellbeing mobil uygulaması geliştiriyoruz. Bu uygulama, teknolojiyi insanla buluşturarak, bireylerin ve kurumların wellbeing'ini desteklemeyi hedefliyor.
Uygulama, bireylerin yaşam tarzı, beslenme alışkanlıkları, uyku düzenleri, stres seviyeleri ve diğer önemli verilerini analiz ederek, kişiye özel wellbeing programları sunacak. Bu programlar, beslenme önerilerinden meditasyon ve nefes egzersizlerine, uyku iyileştirme tekniklerinden egzersiz planlarına kadar geniş bir yelpazede çözümler içerecek.
Kurumlar için ise, çalışanların wellbeing'ini desteklemeye yönelik özel programlar sunacağız. Bu programlar, çalışanların stres seviyelerini azaltmaya, motivasyonlarını artırmaya, üretkenliklerini iyileştirmeye ve genel sağlıklarını desteklemeye yardımcı olacak.
Yapay zeka teknolojisi sayesinde, uygulama sürekli olarak öğrenerek ve gelişerek, kullanıcılara en etkili ve kişiselleştirilmiş deneyimi sunacak. Bu proje, teknolojinin insanlığın hizmetinde nasıl kullanılabileceğinin en güzel örneklerinden biri olacak ve Kybele Wellbeing Academy'nin yenilikçi ve vizyoner yaklaşımını bir kez daha ortaya koyacak.
Bu iki proje, birbirinden bağımsız olmaktan ziyade, birbirini tamamlayan ve güçlendiren nitelikte. Kybele Terra ile doğanın bize sunduğu değerli bileşenleri bilimsel yöntemlerle işleyerek, hali hazırda kozmetik ve gıda ürünlerimizle de sağlıklı alışkanlıkları düzenlemeye ve mobil uygulamamızla ise bu bilgiyi ve kişiselleştirilmiş çözümleri daha geniş kitlelere ulaştırıyoruz. Amacımız, insanların fiziksel, zihinsel ve duygusal sağlıklarını bütüncül bir yaklaşımla desteklemek ve daha sağlıklı, mutlu ve anlamlı bir yaşam sürmelerine katkıda bulunmaktır.
Wellbeing trendlerinin hızla değişmesi, bu alanda çalışan herkes için hem bir fırsat hem de bir zorluk. Bu değişime ayak uydurmak için sürekli öğrenme ve gelişme halinde olmak gerekiyor.
Teknolojiyi Kucaklamak:
Sizin de belirttiğiniz gibi, teknolojiyi hayatımızın bir parçası haline getirmek bu süreçte çok önemli. Yapay zeka ve diğer teknolojik gelişmeler, kişiselleştirilmiş wellbeing çözümleri sunmamıza olanak tanıyor. İstanbul Planlama Ajansı ve Yapay Zeka şirketi ile yaptığımız işbirliği de bu konuda oldukça değerli. Bu tür eğitimler sayesinde, hem kendimizi geliştiriyoruz hem de toplumun ihtiyaçlarını daha iyi anlıyoruz.
Bilimsel Gelişmeleri Takip Etmek:
Beslenme bilimi, psikoloji, nörobilim gibi alanlardaki bilimsel gelişmeleri yakından takip etmek de çok önemli. Bu sayede, wellbeing uygulamalarımızı bilimsel verilere dayandırabilir ve daha etkili sonuçlar elde edebiliriz.
Ağ Oluşturmak:
Sektördeki diğer uzmanlarla, akademisyenlerle ve girişimcilerle düzenli olarak iletişim halinde olmak, bilgi paylaşımı ve işbirliği açısından büyük fayda sağlıyor. Konferanslara katılmak, network etkinlikleri ve seminerler düzenlemek ve online platformlarda aktif olmak, ağınızı genişletmemize yardımcı oluyor.
Wellbeing sektörünün geleceği hakkında düşünmek ve bu doğrultuda yatırımlar yapmak da önemli. Metaverse, yapay zeka ve giyilebilir teknolojiler gibi geleceğin trendlerini takip ederek, bu teknolojileri wellbeing uygulamalarımızda nasıl kullanabileceğimizi araştırıyoruz
Müşterilerimizle kurduğumuz güven ilişkisi sayesinde, onların sadece beslenme ihtiyaçlarını karşılamakla kalmıyor, aynı zamanda kişisel gelişimlerine de katkıda bulunuyoruz. En büyük ilhamım, müşterilerimizin kendi potansiyellerini keşfetmeleri ve hayatlarında olumlu değişiklikler yapmalarına tanık olmak. Özellikle, beslenme konusunda bilinçlenerek özgüvenlerini artıran ve stresle başa çıkma becerilerini geliştiren müşterilerimiz, benim için en büyük başarı hikayeleri. Bu sayede, onların hayatlarına dokunabilmek ,onlara ilham ve cesaret verebilmek, liderlik rolümün en önemli ödüllerinden biri.
Markamızın bireylerin yaşam kalitesine olan etkisini ölçmek için hem nicel hem de nitel verileri bir araya getiriyoruz. Kurumsal eğitimlerimizdekatılımcıların kendi temel duygusal ihtiyaçlarının farkına varmaları ve işbirliğine dayalı bir yaklaşım benimsemeleri, bizim için en büyük başarı göstergelerinden biri. Bu durum, bireylerin sadece fiziksel sağlığı değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal well-beinglerini de geliştirdiğini gösteriyor.
Nefes eğitimleri ve Nasya yağı kullanımı sayesinde katılımcıların baş ağrısı ve migren şikayetlerinde azalma gözlemlememiz, ürünlerimizin fizyolojik sağlığa olan olumlu etkisini kanıtlıyor. Ayrıca, daha rahat nefes almaları, stres yönetimi ve genel yaşam kalitesinde artışa işaret ediyor.
Koçluk çalışmalarımızda ise katılımcıların 'hayır' demeyi öğrenmeleri, kişisel sınırlarını belirleme ve sağlıklı ilişkiler kurma becerilerini geliştirmelerine yardımcı oluyor. Bu durum, bireylerin kendilerine olan güvenlerini artırarak, daha mutlu ve tatmin edici bir yaşam sürmelerine olanak tanıyor.
Benim için wellbeing, sadece fiziksel sağlıktan ibaret değil, zihinsel, duygusal ve sosyal bütünlüğün bir araya gelmesiyle oluşan, dinamik ve sürekli gelişen bir süreçtir. Bir gıda mühendisi olarak, beslenmenin bu süreçteki merkezi rolünü her zaman vurgularım. Sağlıklı ve dengeli beslenme, vücudumuza enerji verirken aynı zamanda zihinsel sağlığımızı da olumlu etkiler.
Wellbeing felsefesi, benim için bir yaşam bilimi olmasının yanı sıra, iş hayatımda da önemli bir ilke. Liderlik rolümde, ekip üyelerimin wellbeing'ini desteklemek için çaba gösteriyorum. Beslenme eğitimleri, stres yönetimi teknikleri ve sağlıklı bir çalışma ortamı oluşturmak gibi çeşitli yöntemlerle, ekip üyelerimin hem iş hayatlarında hem de kişisel yaşamlarında daha mutlu ve verimli olmalarını hedefliyorum.
Tiyatro ve müzik gibi sanatsal etkinlikler de benim için wellbeing'in önemli bir parçası. Bu etkinlikler, zihnimi dinlendirmeme, duygusal olarak beslenmeme ve yaratıcılığımı geliştirmeme yardımcı oluyor. Sanat aracılığıyla, farklı perspektifler kazanır ve kendimi daha iyi anlarım.
Wellbeing, sürekli öğrenme ve gelişme gerektiren bir yolculuk. Bu yolculukta, hem kendi deneyimlerimden hem de bilimsel araştırmalardan beslenerek, wellbeing kavramını daha da derinlemesine anlamaya çalışıyorum.
İş hayatının yoğun temposunda wellbeing'imi korumak, hem kişisel hem de profesyonel başarım için oldukça önemli. Bu nedenle, günümün büyük bir kısmını kaplayan iş hayatımın dışında da kendime zaman ayırmak ve düzenli rutinler oluşturmak benim için vazgeçilmez.
Beslenme:Gıda mühendisi olarak, beslenmenin wellbeing üzerindeki etkisinin farkındalığıyla, güne ılık limonlu su ve sağlıklı bir kahvaltıyla başlamak benim için bir ritüel haline geldi. Gün içinde de dengeli ve besleyici atıştırmalıklarla enerjimi yüksek tutmaya çalışıyorum. Özellikle, iş stresini azaltmaya yardımcı olduğu bilinen probiyotikler ve omega-3 yağ asitleri gibi besinlere dikkat ediyorum.
Hareket:Düzenli egzersiz, hem fiziksel sağlığım hem de zihinsel sağlığım için oldukça önemli. Haftada birkaç kez spor yapmaya ve sahilde doğa yürüyüşlerine çıkmaya özen gösteriyorum. Hareket, hem stresimi azaltıyor hem de enerji seviyemi yükseltiyor.
Zihinsel Sağlık:Dil sıyırma, nefes ve meditasyon çalışmaları gibi zihinsel egzersizler, gün içindeki odaklanma sorunumu azaltıyor ve karar verme süreçlerimi hızlandırıyor. Ayrıca, bu çalışmalar sayesinde duygusal olarak daha dengeli ve sakin hissediyorum.
Sosyal İlişkiler:İş hayatının yanı sıra, sosyal ilişkilerime de zaman ayırıyorum. Ailemle ve arkadaşlarımla vakit geçirmek, beni mutlu ediyor ve iş stresinden uzaklaşmama yardımcı oluyor.
Uyku:Yeterli ve kaliteli uyku, hem fiziksel hem de zihinsel performansım için çok önemli. Bu nedenle, düzenli uyku saatlerine dikkat etmeye çalışıyorum ve uyku öncesi elektronik cihazları kullanmaktan kaçınıyorum.
Tüm bu rutinler, güne daha dinç ve zinde başlamamı sağlıyor. İş hayatındaki yoğunluğa rağmen, kendime zaman ayırmak ve wellbeing'ime önem vermek, hem iş verimliliğimi artırıyor hem de yaşam kalitemi yükseltiyor. Kısacası, wellbeing benim hayatımın bir parçası.
Wellbeing sektörüne adım atmak isteyen herkese öncelikle tebriklerimi sunuyorum. Bu alan, hem kişisel gelişimimize hem de topluma önemli katkılar sunma potansiyeline sahip. Ancak bu yolda ilerlerken dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar var.
Severek yapılan her iş başarıya ulaşır. Wellbeing sektöründe başarılı olmak için, bu alana karşı derin bir ilgi ve tutku duymak çok önemli. Eğer sadece trend olduğu için bu sektöre yönelmeyi düşünüyorsanız, uzun vadede başarılı olma ihtimaliniz düşüktür. Bu nedenle, öncelikle kendi iç dünyanızla yüzleşmeli ve bu alana neden ilgi duyduğunuzu kendinize sorgulamalısınız.
Wellbeing sektörü, sürekli olarak gelişen ve değişen bir alan. Bu nedenle, sektördeki son gelişmeleri takip etmek ve sürekli öğrenmeye açık olmak gerekiyor. Beslenme bilimi, psikoloji, yoga, meditasyon gibi farklı disiplinleri bir araya getiren çok yönlü bir alan olduğu için, bu konularda bilgi sahibi olmak büyük avantaj sağlayacaktır.
Bu sektörde deneyimli kişilerden mentörlük almak, size yol gösterici olacaktır. Ayrıca, sektördeki diğer girişimcilerle ağ oluşturmak, bilgi alışverişi yapmanızı ve işbirliği yapmanızı sağlayacaktır. Kybele Wellbeing Network etkinliklerini takip ederek avantajlardan faydalanabilirler.
Wellbeing sektörüne ilgi duyan herkese ücretsiz mentörlük yapmaya hazırım. Bu sayede, deneyimlerimi ve bilgilerimi paylaşarak, onların bu zorlu yolda daha başarılı olmalarına yardımcı olmayı gönülden isterim.